Bu sezon hakemlere çok geniş yetkiler tanındığını ifade eden Düren, “Bu yetkiler sahada maçın sağlıklı başlaması, devam etmesi ve bitirilmesi için tanınıyor. Ancak bütün bu yetkiler, sağlıklı karar verebilen, formda, kondisyonu tam ve kararlarındaki hata ihtimali düşük olan hakemlerle sağlanabilir. Yani dün akşamki gibi 2 kez öne geçmiş bir takımı, 2 hatalı kararla mağdur ederek değil” diye konuştu.

Düren, sürekli kulüp yöneticilerinin dikkatli beyan vermeleri ve seyirciyi galeyana getirmemelerinin söylendiğini hatırlatarak, şunları söyledi: “Deniyor ki (yöneticiler beyanlarıyla seyirciyi galeyana getirmesin) ama ben bu tür hatalar sonucunda hangi beyanımla seyirciyi sakinleştirebilirim. Hakemin verdiği kararlar saha içindeki ve dışındaki olayların tetiklenmesindeki en önemli unsurdur. Düşünün bu maç İstanbul’da oynansa ve bu tür hatalı kararlar verilse ne olurdu.”

Futbol Federasyonu’nun aldığı kararlara Beşiktaş Kulübü olarak saygı duyduklarını belirten Düren, “Ancak hakem hatalarını görünce, buna seyircinin vereceği tepkiyi düşününce, ayrıca sonuçta verilecek cezaları da gözönüne getirince ilerisi için bir tehlikenin olduğunu görüyor ve korkuyoruz” diye konuştu.
Düren, hakemlerin (Yukarıda Allah, sahada hakem) unvanını haketmeleri gerektiğini vurgulayarak, “Biz hakemlerimizin adilane bir yönetim göstermesini, pozisyonları yakından takip etmesini, takımların kaderiyle oynamamasını ve sahaya yansıtılan emeklere saygı göstermesini istiyoruz” dedi.

Düren, daha ligin ilk haftasında yaşanan hataların ilerisi için tehlike sinyalleri verdiğini kaydederek, “Metin Tokat ve yardımcısı bugün çıkıp (Hata yaptık) dese, en azından performanslarını ileriki haftalarda üst düzeye çıkarmak için çaba harcıyacaklarını düşünürüz. Ama bunu umursamıyorlarsa, gelecek haftalarda bir başka takımı yakacaklar demektir. Umursamaz, hatalarından ders almaz bir şekilde davranılırsa, ilerisi için büyük sorunlar çıkar ve takımların başı daha çok yanar” diye konuştu.

Merkez Hakem Kurulu Başkanı Bülent Yavuz’a da çağrıda bulunan Düren, “Sayın Yavuz, kulüpleri dolaşıp kuralları futbolcu ve teknik heyetlere anlattı. Aynı hassasiyeti hakemlere de göstermesini diliyoruz. Bizim meselemiz Metin Tokat veya başka bir isimle değil. Bugün Metin Tokat ile yaşananlar, yarın başka bir hakemle de yaşanabilir. Bir an önce önlem alınmasını istiyoruz” dedi.

Hakemlerin yanı sıra Bursaspor maçına da değinen Düren, bazı kesimlerin teknik direktör Mircea Lucescu’yu sahaya sürdüğü 11 nedeniyle eleştirdiğini hatırlatarak, “Biz bunlara katılmıyoruz. Lucescu’nun Bursaspor maçında verdiği kararların doğru olduğunu düşünüyoruz ve her zaman için O’nun arkasındayız” diye konuştu. Sakatlıktan henüz kurtulmuş as futbolcularla oyuna başlamanın risk olacağını kaydeden Düren, şöyle konuştu:
“As futbolcularımızın 90 dakika oynama gibi potansiyeli şu an yok. Beşiktaş maça son derece doğru bir seçim ve taktiksel anlayışla başladı. Ayrıca, hakemin hatalı kararları olmasa 2-0 galiptik. Artık sonuca göre yorum yapılmamalı. Lucescu’ya yapılan eleştirilere katılmıyor ve verdiği kararların her zaman için arkasında olduğumuzu beyan ediyoruz.”

Düren, attığı ve attırdığı golle sahada Beşiktaş’ın en iyi futbolcusu olan Daniel Gabriel Pancu’ya da değinerek, “Pancu, ortaya koyduğu performansla, kendisini daha seyretmeden eleştirenlere en güzel yanıtı verdi” dedi. Pancu’nun alınmasını başından beri isteyen Lucescu ve transfer komitesinin de övgüyü hakettiğini belirten Düren, Amaral’ın da ne kadar isabetli bir transfer olduğunu herkese gösterdiğini söyledi. Düren, Beşiktaş’ın sakatlığı yeni geçen futbolcuların form tutmasıyla ileriki haftalarda çok daha iyi oynayacağını ve şampiyonluğun en büyük adayı olduğunu da bildirdi.