Bu haberi yazdır
"Transfer istemiyorum" Mircea Lucescu kadrodan memnun
 
Transfer istemiyorum Mircea Lucescu kadrodan memnun
Beşiktaş Teknik Direktörü Lucescu, tatilini geçirdiği memleketi Romanya'da çok özel açıklamalar yaptı. İşte Lucescu'nun dobra dobra açıklamaları: "Sezon başında çok zorlandık. Nuoma 8 ay, Sergen 6 ay futbol oynamamıştı. İlhan ve Ahmet Yıldırım ameliyat oldu. Ahmet Dursun'un sakatlığı, Zago'nun bileğinde problemi vardı. Pancu da uzun bir sakatlıktan yeni çıkmıştı. Ama benim için önemli olan takımı iyi organize edip istediklerimi sahaya yansıtmaktı. Bunun için çok çalıştık. İşimizi ciddi yaptık. Sakat futbolcular iyileştikten sonra da işim kolaylaştı.

İlk yarı boyunca üç kulvarda ayakta kaldık. Tek bir yenilgimiz bile yok. Umarım sezon sonuna kadar de yenilmeyiz. İkinci devre kıyasıya bir yarış olacak. Bence, öncelikli rakibimiz Galatasaray. Fenerbahçe'nin de ikinci devrede çok iyi olacağını tahmin ediyorum. Şampiyonluk için tahmin yapmak zor. Fikstüründen, doğabilecek sakatlıklara kadar takımların yerini etkileyen birçok önemli faktör var. Biz UEFA Kupası'nda da oynayacağız. Lig açısından düşünürseniz, bizim için bir dezavantaj ama Beşiktaş'ın imajı için burada başarılı olup yola devam etmek büyük bir olay.

UEFA Kupası'ndaki performansımız, sadece Beşiktaş için değil, Türkiye için de çok önemli. Biz, UEFA'da başarılı olursak, Türkiye Şampiyonlar Ligi'ne iki takımını belki de doğrudan sokacak. UEFA'da turları geçtikçe, takım sayısı azaldıkça, rakipler de zorlaşıyor. Bu kupayı kazanmak için şu anda o kadar güçlü değiliz. Bizden çok daha iyi takımlar var. Ama bu demek değil ki, biz bu takımlardan korkuyoruz. UEFA Kupası'nı kazanmak için elimizden gelen her şeyi yapacağız. Şu andaki tek düşüncemiz de Slavia Prag'ı elemek.

Bu sezon için transfer düşünmüyorum. Zaten 6 yabancımız var. 5 sahada, bir de yedek. Fazlası lüzumsuz harcama. Oynatmayacağım futbolcu için neden para harcayalım. 6 yabancı benim için ideal. Amaral'la konuştum. Tek yönlü oynuyor; iyi oyun kuramıyor. Tayfur gibi olmasını istedim. Defans, orta saha ve forvete katkıda bulunmasını söyledim. O da kalmak istediğini ve daha gayretli olacağını söyledi. Benim için problem yok. Kalacak.

Futbolcuyu kazanmak için her şeyimi ortaya koyarım. İlhan'a G.Saray maçındaki hareketi için ceza verilmesine karşı geldim. Benim için futbolcuya ceza vermek çözüm değil. Hatalarını gösterip doğruyu bulmasını sağladım. Denizli'de ikinci golü atınca gelip beni öptü. Ahmet Yıldırım olayı farklı. Ahmet'i bir hafta takımdan uzaklaştırdım. Daha sonra takıma aldım. İlhan'ı da G.Saray maçından sonra ilk maçta yedek bırakmıştım. Ufak bir uyarıydı bu. Ayrıca Sarajevo maçında Pancu'ya 5 bin dolar ceza verdim. Bunu da ilk defa burada söylüyorum. Özünde cezaya karşıyım ve kinci değilim. Önemli olan futbolcuyu kaybetmek değil, kazanmaktır.

Geçen sezonki Beşiktaş ile bu sezonki arasında tabii ki fark var. Bir kere, bu sezon geçen yıla göre daha fazla maç oynuyoruz. Beşiktaş, geçen sezon hem lig hem Türkiye Kupası'nda oynarken ikisini birlikte götüremedi. Ligde şampiyon olamadı. Kupayı da finalde Kocaeli'ye 4-0 yenilerek kaybetti. Ama bu sene futbolcular büyük hedeflerimizin farkında. Avrupa'nın büyük takımları gibi haftada 3 maç oynamaya alışıyorlar. Ben de onları dinlendirerek, sırayla oynatarak yüklerini hafifletiyorum. Mesela Ali Eren ve Tolga... Takım için ikisi de önemli. İkisi de aynı seviyede futbolcular. Onları değiştirerek oynatarak yorgunluğun yol açabileceği sakatlıkların da önüne geçiyoruz. Bu konuda beni anladıkları için sorun yaşamıyoruz.

"100.yılda herkes bizden şampiyonluk bekliyor. İşte, Real Madrid'in de 100. yılı... Ligde kötü gidiyorlar. Şampiyonlar Ligi'nde de... Bu baskı büyük yük." Ben sadece çok iyi bir takım yaratacağıma dair söz verdim. Ligi, kupayı, hatta UEFA'yı kazanacağız diye bir söz vermedi. 100. yılda herkes bizden şampiyonluk bekliyor. Beklemek başka bir şey, başarmak ayrı. Bakın; Real Madrid'in de 100. Yılı... Ama kendi lieglerinde kötü sonuçlar aldılar. Kupa fialinde kendi evlerinde Deportivo'ya kaybettiler. Şampiyonlar Ligi ikinci turunda sahalarında Spartak Moskova ile 2-2 berabere kalıp Milan'a da yenildiler. Belki de çeyrek finale bile kalamayacaklar; 100. yılı kupasız kapatacaklar. Bu 100. yıl olayı Beşiktaş camiasında adeta baskı yaratıyor. Futbolcularımı bu baskıdan uzak tutmaya çalışıyorum. Onlara sadece "Çıkın bu maçı kazanın" diyorum. Çünkü hep 100. yıl diye baskı yaparsak olumsuz etkilenebilirler.

Karakartal mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın
Bizi Takip Edin
Karakartal Twitter Karakartal Facebook Page Karakartal RSS Karakartal İphone Karakartal Mobil
En çok okunan haberler
AVRUPA'DAN FUTBOL
En çok yorumlanan haberler