Menajeri Metin Stemati, Kolombiya Milli Takımı’ndan santrfor arkadaşı Ricardo Perez ve Matias Abraham’la çay partisinde buluştu. Beykoz Konakları’ndaki evinde mutluluk hakimdi. Eşi Monica eve neşe katıyor, yaptığı esprilerle bozuk olan moralleri düzeltmeye çalışıyordu.

Kolombiya’dan getirtilen özel çayları keyifle yudumlarken, sohbetimiz de başladı. ‘Kaybeden olmadan kimse kazanmaz’ diyerek başladı söze ve siyah beyazlılar için acı olan gerçeğin altını çizdi; ‘Cem Papila değil, biz suçluyuz.’ Ve şöyle devam etti Kolombiyalı kaleci:

"Samsunspor maçında, bizim oyunculara gösterdiği 5 kırmızı kartta da haklıydı. Çünkü, o maçta sinirlerimize hakim olmadık, önümüze gelene tekme attık. İkinci yarıya da gergin başlamıştık. Bizim için dönüm niteliği taşıyan o maçtan sonra, bir türlü organize olamadık.

Düşünün, geçen yıl en az kırmızı kart gören takım Beşiktaş’tı. Bu yıl ise kart görme rekoru bizde. Ligin ikinci yarısında takım olarak herkesin hatası oldu. Ben, kimseyi suçlamam. Kariyerimin en kötü sezonunu yaşadım.

Ekip oyununda bireysel hata aramak doğru olmaz. 11 kişilik kadroda bir kişi bile bozuk olsa bu, herkese yansıyor. Dengeler bozuluyor. Antrenmanlarda muhteşem oynuyoruz, kemik sesleri geliyor. Ama maçlara çıkınca antrenmandaki performansımızı arıyoruz.

İnönü Stadı’nın kapatılmasında taraftarlarımız kadar biz futbolcuların da payı var. O dönem bizim için çok zorlu geçti. Dört maç dış sahada, üçünü evimizde oynadık. Chelsea maçının Almanya’ya alınması da moralimizi bozdu.

Defanstaki arkadaşlarımla hiçbir sorunum yok. Ahmet Yıldırım ile çok iyi anlaşıyorum. G.Birliği maçında ona topu bırakmasını söyledim ama Youla’yı göremedim. Ve benim hatamdan golü kalemizde gördük. Bir de 3-1 kaybettiğimiz F.Bahçe maçında çok üzüldüm.

Beşiktaş’la 1 yılı opsiyonlu, 2 yıllık anlaşmam daha var. İmkanım olsa, 5 yıl daha kalırım. Çünkü, eşim ve çocuklarımla birlikte İstanbul’u çok seviyoruz ve burada mutluyuz.

15 yıldır kalecilik yapıyorum, Türkiye’de benim stilimde bir oyuncu yok. Ceza sahası çizgisinde dururum. Tıpkı bir libero gibi oyuna katkıda bulunurum. Bütün maçlarda hatalarım vardır. Çünkü, saha içinde en riskli bölgede oynuyorum. Yaptığın hata sonunda kalende golü de görürsün. İstatistik tutuyorum, benim yıllık gol yeme ortalamam, 0.8’dir. Bu sezon 2.1’e yükseldi. Futbol yaşantım boyunca en kötü sezonumu geçiriyorum.

Türk Milli Takımı, dünya üçüncüsü oldu, Konfederasyon Kupası’nda mükemmeldi, ama sonra eleme maçlarında Letonya’ya elendi. Milli takım forması giyen tüm oyuncular Avrupa’nın en iyileri. Futbolda bazen performans düşüklüğü oluyor. Biz de bu performans düşüklüğünü yaşadık.

Ben, çok konuşan biri değilim. Benim işim sahada. En güzel cevabı orada veririm. Konyaspor maçı sonrası Başkan Serdar Bilgili’nin üzgün olduğunu gördüm. Yanına gittim, ‘Eğer benden memnun değilseniz, hemen giderim’ dedim. Bana moral verdi, destek oldu.

Hakkımda asılsız haberler üretenler, geçmişimi incelesinler. 1 Amerika Kupası, 3 Arjantin Lig Şampiyonluğu, 1 Kolombiya Lig şampiyonluğu... 2 kez Dünya Kupası, 1 kez de Avrupa Konfederasyon Kupası’nda forma giydim. 95 milli maç oynadım. Başım her zaman dik olmuştur. Beşiktaş sevgisi o kadar ağır bastı ki, Kolombiya Milli Takımı’nı siyah beyaz renkler uğruna terk ettim.

Lucescu, bana her zaman, ‘Zorlanırsan orta sahaya kadar git’ diyor. Gaziantepspor ile yapılan kupa maçında orta sahaya kadar geldim. Ancak, kalemde dört gol gördüm. Her maç sonrası, kendi kritiğimi yaparım. Eşim her maçımı kasede alır, eve geldiğimde sabaha kadar izler, hatalarımı not ederim. Geçen yıl Dinamo Kiev maçı sonrası soyunma odasında yöneticilerimizle yaşadığımız sevinci unutamam. Yönetimle birlik ve beraberlik içersindeydik. Herkes inanıyordu. Beşiktaş’ta kalmamın tek nedeni, taraftarların sevgisidir." 

"Türkiye’de İstanbulsporlu Boliç ve G.Saraylı Ümit Karan’dan hoşlanmıyorum. Bana, her maçta gol atıyorlar. Özellikle bela adam Ümit Karan’dan kurtulamadım."

"Lucescu dünyada tanıdığım en iyi üç-beş teknik adamdan biri. Oyunu çok iyi okuyor. Performansı kötü olabilir. Ama Lucescu, elindeki imkanları en iyi şekilde kullanıyor."

"Türkiye’de çok iyi kaleciler var. F.Bahçeli Volkan’a sezon başında kimse inanmıyordu. Şimdi milli takımda. D.Bakır kalecisi Şenol’u çok beğeniyorum. Ben dahil tüm kalecilerde biraz delilik, yani çılgınlık vardır."

"Kaptanımız Tayfur, bugüne kadar gördüğüm en çalışkan futbolcu. Tam bir görev adamı. Sergen’in eski maçlarını izledim. Bana, Maradona’yı hatırlattı. Tayfur’da kaptanlık, Sergen’de futbol liderliği var."

"Türkiye’nin en iyi futbol oynayan takımları G.Birliği, Trabzonspor, G.Antepspor ve Samsunspor. G.Birliği, UEFA Kupası’nda çok cesur oynadı. Samsunspor topu çok iyi oynuyor. Bileğine hakim oyuncuları var."

"F.Bahçe’de inanılmaz golcüler var. Van Hooijdoonk, Nobre, Tuncay atak oyuncular. Maçın kaderini bu isimler çiziyorlar. Kaptanları Ümit Özat bileğine çok hakim. F.Bahçe bu sezon Daum’la mucizeyi gerçekleştiriyor."

"Rüştü, 2002 Dünya Kupası’nın en iyi kalecilerinden biri olduğu için Barcelona’ya gitti. Ama kadroya girememe şanssızlığı yaşadı. Geçen yıl Fransa’da ona karşı oynadım. Çok akıllı."

"Gece hayatım yoktur. Haftada 4 gün eşimle birlikte yemeğe çıkarız. Boğaz’da balık yemek benim için büyük keyif. Tercih ettiğim mekanlar; Göztepe Et Lokantası, Bostancı’da Günaydın Restaurant, Caddebostan’da Il Padrino, Etiler Peapermoon, Mezzaluna, Göztepe’de Zeynel Köfte." 

Kaynak: Hürriyet