Bu haberi yazdır
Kartal'ın gizli kahramanı
 
Kartal'ın gizli kahramanı
İlk yarının gizli kahramanlarından Ahmet Yıldırım, “Takımda, sonucu değiştirecek bir çok adam var. Bunun için çok rahatız. O yüzden de iddia ediyorum; Hiç yenilmeyeceğiz” dedi. Hani derler ya: ‘Adam gibi adam’. İşte öyle biri Ahmet Yıldırım. Tam bir profesyonel. Gençlerin örnek ağabeyi, yardımsever, güvenilir ve dürüst bir kişilik. Futbolunu anlatmaya zaten gerek yok. Şimdilerde Kartal’ın gizli kahramanı. Dünü, bugünü ve geleceği anlattı:

Futbolla ilk tanışman?
9 yaşında İzmirspor’da başladım. 1991’de A takıma çıktım. Bir yıl sonra Fener’e geçtim. Sonra Samsun’a kiralık gittim. Samsun’da kârlı bir alışveriş yaptım! (Eşi Arzu hanımı kast ediyor) Yeniden Fener’e döndüm. Ardından Ankaragücü’ne kiralandım. 4 yıl kaldım. Sonra İstanbulspor ve 2 sene de Galatasaray. Ve Beşiktaş’tayım.

Oynadığın takımlar arasındaki farklılıklar?
16 yaşında Fener’deydim. Samsun’da 3. olduk. Ankaragücü’nde de üst sıralardaydık. İstanbulspor’da Oğuz, Aykut, Sergen, Emre, Saffet gibi isimlerle zirveye oynadık, Galatasaray’da UEFA Şampiyonluğu yaşadım.

Kim büyük, kim küçük?
En belirgin özellik, taraftar. Beşiktaş’ın seyircisi muhteşem. Galatasaray taraftarı ona yakın. Sahaya çıkınca, ‘Seyirci var, iyi oynamalıyım’ diyorsun.

Gençler seni örnek alıyor. Sırrın ne?
Onlara yapmaları ya da yapmamaları gerekenleri söylüyorum. Bizim düştüğümüz yanlışlara, düşmelerini istemiyorum. Çünkü burası ailemiz. Ben, neden ailemden birini kaybedeyim ki?

Çıkışınız sürecek mi?
İlk yarı fikstür iyiydi. İkinci devre zor geçecek. Ancak bu sene takımın kaderini değiştirecek çok yetenekli isim var.

Kadro olarak fark çok mu?
Evet, çok. Bu sene takım, oyunu her an değiştirecek adamlarla dolu. Kulübe, bazen oynayanlardan daha iyi. Hep rahatız. Bu yüzden yenileceğimizi tahmin etmiyorum.

PAF’la idmana çıktığın gün, saha görevlisi Coşkun, sana peynirli yumurta yaptı hemen.
Futbolcularla personel kadar samimi olmadığımız dönemler var. Çünkü cefayı çekiyorlar; ‘Aman ona birşey olmasın, şu isteği yerine getireyim’ gibi. Personelle aram çok iyi.

Trafiği kaldırabilecek misiniz?
Benim için sorun yok. Aslında takım için de avantaj. Güvenimiz, maç tempomuz artar, tecrübe kazanırız. Konsantrasyonumuz hiç bozulmaz. UEFA’da başarıdan eminim. Fener’i yenersek, ligde de önümüz açılır.

Lucescu ile yaşadığın tatsızlık kapandı mı?
Hocam iyi niyetli biri, kimseyi kırmak istemiyor. Olayları biliyorsun zaten. PAF’ta çocuklarla 5’e 2 oynadık, muhabbet ettik. Yumurtamızı yedik!

Maç trafiği evi nasıl etkiliyor?
Alıştım. (Arzu hanım söze giriyor; Büyük kızım Arzum 2 gün dayanabiliyor. 3. gün ‘Babama telefon aç, hocadan izin alıp gelsin’ diye yalvarıyor.)

Ligde sürpriz olur mu?
Her sene bazı takımlar çıkar, ama sonu gelmez. Bu yıl da 3 büyükler dışında zirve değişmez.

100. yıl baskı yaratıyor mu?
100. yıl elbette ön plana çıkmalı. Takımın üzerine büyük baskı yaratılıp hedef konuldu. Şampiyonluğa mecbur kılındık. Hedef; başarının anahtarıdır.

Hiç haksızlık oluyor mu?
Hocanın tuttuğu en çok 3-4 kişi var. Bankolar yani... Ama takım içinde ayrımcılık yapmıyor. Ben de hoca olsam, aynı şeyi yapardım. Kimi oynatsan aynı verimi, hatta fazlasını alıyorsun. Bir şey var; Sergen farkı... Dışarıdan pek fark edilmiyor, ama bizim için büyük silah. Takım içinde hem uyumu sağlıyor hem de liderliği üstleniyor. Sergen ile oynamak büyük şans. Hoca olsam, takımdaki tek egemen kişi onu yapardım. Çünkü Sergen iyiyse takım rahat.

Sami Yen’deki golü çalıştınız mı?
Maçtan önce konuştuk İbrahim’le. İbo çizgiden gidiyordu, ona aut çizgisine 20-25 metre kala içeri dalmasını söyledim. O da iyi dinlemiş beni!

Yabancılar, sizin aranızda yabancı gibi durmuyor.
Ronaldo’yu biliyorsun, aslan gibi. Bizden farkı yok. Pancu da öyle, Amaral da. Her espiriyi, şakayı kaldırıyorlar. En büyük şansımız bu. Bu kadar güzel insanların gelmesi tesadüf.

Ali Eren, Yasin gibi isimlere rağmen pazubandı nasıl kaptın?
Oynadığım futbola bakarım. Sağolsunlar, kaptanlığı verdiler. Uygun geldi, takım beni dinledi. Yoksa moralim bozuk değildi.

Hangi hoca ve futbolcuya karşı özel ilgin var?
Sergen... Aykut ve Gökhan’ın da ayrı özellikleri vardı. Lucescu ve Fatih hocayı herkes biliyor. Benim için Samet Aybaba’nın yeri başka.

Hakemleri nasıl buluyorsun?
Hakem 90 dakika boyunca tek başına. Erol Ersoy’un bırakmasına üzüldüm.

En çok hangi maçtan etkilendin?
Sarajevo... Kadro dışı kaldım çünkü!

Bahçeşehir-Ümraniye hattında kaç kilometre yaptın?
Sezon başı arabayı aldığımda 6 bindeydi, şimdi 36 binde.

Futbol dışında ne yaparsın?
2 kızım var. Kavga ediyoruz, oynuyoruz. İdman evde de sürüyor!

Eşin Beşiktaşlı mı?
Eşimle tanışmamda rahmetli Müjdat vardı. Bir de Tuncay... İkisi tanıştırdı, 3 sene sonra evlendik. Hepsi Fenerbahçeli bunların. Kardeşleri, babası... Ancak Beşiktaş’ın ve benim en büyük destekçim eşim Arzu.

Arzu hanım, biraz da sizden Ahmet’i dinleyelim...
Uyumlu bir çiftiz. Ben Fenerliyim, ama evde her şey eşit. Evde süperdir. Bizi kırmamak için elinden geleni yapar. Hatalarını telafi etmesini bilir. Her gün sürprizlerle gelir.

En büyük sürprizi?
2 yıldır araba istiyordum. Bir gün değişik arabayla geldi, ‘Benimki serviste, Ali Cansun’dan aldım’ dedi. Giderken ruhsatı elime verdi. Baktım Ahmet Yıldırım yazıyor. Arabayı durdurup her tarafına baktım.

Karakartal mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın
Bizi Takip Edin
Karakartal Twitter Karakartal Facebook Page Karakartal RSS Karakartal İphone Karakartal Mobil
En çok okunan haberler
AVRUPA'DAN FUTBOL
En çok yorumlanan haberler