Peki, ne oldu da Ankaragücü gibi gücü kısıtlı, ligde henüz galibiyet ile tanışmamış bir takım karşısında Beşiktaş zorlandı? Biz yazmaktan, söylemekten sıkıldık ama Beşiktaş teknik heyeti sanırım sıkılmadı ve Beşiktaş’tan çok memnun. Kaybedilen iki maçtan sonra bile taktik anlamda en ufak bir değişiklik yoktu Beşiktaş adına sahada.

Aslında çözüm çok uzakta değil, yani “Ricardinho ve Delgado beraber oynar mı oynamaz mı?”  ya bile girmeye gerek yok. Eldeki kadro ve Tigana’nın ısrar ettiği taktikte sadece ufak bir ayarlama ile bile her şey çok daha güzel olabilir. Yapılması gereken şey sadece kanatları ısrarla kullanmak geçiyor. Bu gece eğrisi doğrusunu buldu ve Koray’ın sakatlanmasıyla beraber Beşiktaş’ın iki kanadı da doğru adamlar ile buluşmuş oldu. Solda İbrahim Üzülmez, sağ kanatta ise Ali Tandoğan. Atılan ikinci golde ve ondan önce Gökhan Güleç’in yararlanamadığı pozisyonda Burak ve Ali Tandoğan’ın çok güzel kanat organizasyonları vardı. Beşiktaş’ın yapması gereken de bu tip organizasyonların sayısı arttırmak ve oyun kurucularını daha aktif olarak kullanmak.

Oyun kurucu demek, takım atağa çıkarken topu alıp dağıtacak, takımı sıkıştığı anda oyunu açacak oyuncu demektir. Ankaragücü’nde Ceyhun bu görevini çok güzel yerine getirdi ama bu gece Beşiktaş’a dönüp baktığımızda oyun kurucularının topla bu kadar buluşamadığını gördük. Presi yiyen her Beşiktaş’lı oyuncu bir adım geriye dönüyor ve Beşiktaş’ın son adamı olan Runje oyun kurucu oluyordu. İkinci yarıda maç öyle bir hal aldı ki, Beşiktaş’ta topla oynayan sadece Runje ve onun vurduğu uzun topları kovalayan Nobre oldu, takımın geri kalan kısmı ise topu rakipten çalmaya çalışıyordu. Halbuki sahada iki usta oyun kurucusu olmasına rağmen Beşiktaş’ın bu duruma düşmesi tribünlerin de iyice canını sıkıyordu. İkinci yarı boyunca tribünlerin ve oyun kurucularının, atılan uzun topları seyretmekten boyunları tutuldu.

Bu gece ligde tek beraberliği olmayan takım olan Beşiktaş kazanmak zorunda olduğu bir maçı aldı ama önümüzdeki haftalar için bir umut vermedi. Umut vermedi derken tablo çok karamsar değil, sadece kanatlarını biraz hatırlayan bir Beşiktaş, bu sene taraftarının çok özlediği başarıları yakalayabilir ama önce Tigana’nın takımı zorla kanatlara yönlendirmesi gerekir.

Perşembe günü yaklaşırken be gece yaşanan sakatlıklar can sıksa da İstanbul’da alınan 2–0 lık skorun avantajı ile Beşiktaş bu turu geçer. Futbol bu Allah korusun bir kaza olur da maç 2–0 Beşiktaş’ın aleyhine biter ve maç penaltılara kalırsa sanırım bütün Beşiktaş’lılar penaltıları seyretmeden televizyonlarını kapatıp dua etmeye başlayacaktır diye düşünüyorum!