Şimdi son saniyede gelen golü unutalım ve hep beraber düşünülelim. Maç 1-1 ve yıllar sonra gelen liderlik elden kaçmak üzere ama takımda ne bu skora isyan eden bir oyuncu var ne de rakip kalede kurulan bunaltıcı bir baskı var. Tüm takım vurdumduymaz bir biçimde maçın bitmesini bekliyor. 89. dakika ciddi olmayan bir darbe alan Nobre iki dakika boyunca yerde tedavi oluyor ve kimse oyuncunun dışarı alınmasını istemiyor, herkes hayatından memnun, suyunu içiyor, dinleniyor ama altın kadar önemli saniyeler su gibi akıp gidiyor. Bir takım bu kadar mı umursamaz olur diye düşünürken Beşiktaş’ın her şeyi Tello’nun muhteşem ortası ile gelen gol bir anda her şeyi değiştiriyor.
Futbolda her türlü sonuç vardır ama son saniye golünden önce, vurdumduymazlık ile yargıladığım takım gelen gol ile beraber dünyalar onları olmuş gibi seviniyorlar ve kenetleniyorlar. İşte o zaman emin oluyorum ki, takım vurdumduymaz değil ama liderliğin ve şampiyonluğun stresi ile ezilmiş ve sinmiş durumdalar. Ne sahanın içinde ne sahanın kenarında takımı tutup silkeleyecek bir adam yok. Beşiktaş adına umarız bu stres bir şekilde aşılır ve mutlu sona ulaşılır.
Kazanan takım her zaman haklıdır ama Baki Mercimek ve İbrahim Üzülmez’in oynadığı defansın sol bölgesi içler acısı bir durumda. Yenilen golde Baki’nin yaptığı hatayı artık burada dile getirmemize bile gerek yok. Kabul ediyorum, her ikisi de iyi niyetli olabilir ama hedefi zirve olan Beşiktaş’ın karosunda bu tip oyuncular olmamalı. Maç içinde sol bölgeden Beşiktaş taç bile atamadı. Atılan her taç Beşiktaş’ın kalesine tehlike olarak geri döndü. Bir sözümüzde Ertuğrul Hoca’ya; ilk yarı boyunca Gençlerbirliği defasının göbek oyuncuları Nobre ve Holosko’ya şişirilen her topu armut toplar gibi alırken, Beşiktaş’ın hocası bu gidişe dur diyemedi.
Son dokuz haftaya girilirken, Beşiktaş puan durumunda zirvedeki yerini korudu. Potaya giren Beşiktaş’ın hakemler ile başı derde girebilir dedik ve dediğimizde az kalsın oluyordu, hem Bobo’nun hem de İbrahim Toroman’ın pozisyonları net penaltı olmasına rağmen her ikisi de es geçildi. Bu hafta belki puan kaybı olmadı ama önümüzdeki günler için Beşiktaş’ın bu hakemler ile başı kesin derde girecek. Eğer dediğim çıkmaz ise ben buradan çıkıp hakem camiasından özür dilerim ama ya dediklerim doğru çıkarsa???
Geçen yazımızda Beşiktaş taraftarının özlemi olan “lider geliyor lider” tezahüratı başlığımıza taşımıştık. Bize göre bu başlık uğurlu geldi ve liderlik bu haftada Beşiktaş’da kaldı. Bu haftayı ise Beşiktaş’lı tüm sporseverlerin aklından geçen cümle ile bitirelim. Kaldı sadece 9 hafta…
Karakartal mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın
Arsenal'e kötü haber: William Saliba

Paris Saint-Germain'de sakatlık şoku!

Bournemouth, Marcus Tavernier ile nikah tazeledi

Arsenal'den Beşiktaş'a kötü haber: Trossard kararı

Luis Enrique, sakatlandı!

Beşiktaş'a Salih Özcan transferinde müjde!

Dinamo Zagreb, Bennacer'i açıkladı!

Ghezzal, Lyon'a geri döndü!

Dusan Vlahovic için kritik süreç!

Leeds ve Birmingham'dan Chamberlain yarışı!
