İnanç ve başarı
Beşiktaş hedeflediği zirveye doğru yürüyüşüne devam ediyor.
Kaynak : Bugün

İBB karşısında oynanan oyun belki vasata bile yaklaşamadı ama sahada mücadele adına alkışlanacak bir takım vardı. Bireysel olarak kimse parlayamasa da takım olarak bitiş düdüğüne kadar formalarını terleriyle olabildiğince ıslattılar. Beşiktaş seyircinin de yıllardır takımından beklentisi de buydu zaten, iyi oyun ve galibiyetten öte sahada savaşan Beşiktaş’ı özlemişlerdi. Sezon içinde puan olarak arkalarda bile kalsalar, üzerlerindeki formanın Beşiktaş forması olması bilincinde, şampiyonluğun en büyük adayı Beşiktaş olduğunu herkese kabul ettiren bu takımı özlemişlerdi.
Hem bu maçta hem de Trabzonspor maçında gördük ki, artık rakipler İnönü’ye geldiğinde akıllarında Beşiktaş’tan alınabilecek en fazla 1 puan var. Her iki maçta da rakipler futbol olarak Beşiktaş’a kafa tutamayacaklarını bildikleri için ya kapanarak ya da oyundan saniyeler çalabilmek için dilencilik yapıyorlar. İBB futbol olarak sahada pozitif gözükse de, her beş dakika bir yaşanan sakatlık numarası ile yere yatmalar, topu oyuna geç sokmalar ile ezik bir takım görüntüsü çizdiler. Böyle bir takımın başındaki adamın da Beşiktaş tribünlerinden aldığı tepkiler ise oldukça doğaldı.
Hakemlerden umudumu kestiğimi zaten yazılarımı edenler çok iyi bilirler. İBB maçında da sahada hakem değil hakemcik vardı. Nobre’nin attığı buz gibi golü iptal edip ofsayt vermesi, Gökhan Zan’ın golündeki ofsaytı es geçmesi ya da İBB attığı goldeki ofsaytı görmemesi değil benim sorunum, çünkü bunlar anlık ve hata yapılabilecek pozisyonlar ama maç boyunca her iki takım lehine ve aleyhine öyle komik faul kararları verdi ki, FIFA kokartlı bu hakemciğimiz kaza ile bir İngiliz takımının maçını bu şekilde yönetse o hakemi önce iyice bir ıslatırlar sonra da sabaha kadar döverler herhalde. Hele bir de maç içinde öyle iki pozisyon var ki, İBB oyuncular Beşiktaş’lı oyuncuları adeta biçtiler ama oyun avantaj kuralları gereği devam etti, oyun durunca vermesi gereken kartları unutması ise bir hakemlik ayıbıdır. Türk hakemlerine öğretilen tek şey hakemlerden haklı olarak kart isteyen oyunculara kart göstermek, tebrik ediyorum bu işi çok iyi beceriyorlar.
Mustafa Denizli Beşiktaş ligde ilk beş içinde bile değilken bu takım şampiyonluğun en büyük adayı demişti. O zamanlar Beşiktaş’lılar dahil herkes ona gülüp geçmişti ama ona gülüp geçmeyen ve ona inanan Beşiktaş’lı oyuncular vardı. İşte bu inanç sayesinde Beşiktaş şuan adım adım zirveye doğru yürüyor. Denizli’nin önderliğinde şampiyonluğa doğru giden Beşiktaş yoluna devam ediyor, Beşiktaş camiasına düşen görev ise onlara inanmak ve hak ettikleri desteği vermektir.Karakartal mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın
En çok okunan haberler
AVRUPA'DAN FUTBOL

Thomas Frank'ten "Mola" önerisi!

Postecoglou: "Heyecan verici futbolu seviyorum"

Manchester derbisinde kale Altay Bayındır'ın!

Inter'den Hakan Çalhanoğlu açıklaması!

Arne Slot'tan Chiesa için açıklama!

Adrien Rabiot'tan Jonathan Rowe itirafı!

Premier Lig'de ayın oyuncusu Grealish

Chelsea'ye Delap'tan kötü haber!

Manchester City, Donnarumma'ya kavuştu!

Thiago Alcantara, Barcelona'ya geri döndü!

Ronaldinho'nun oğlu Joao Mendes, Hull City'ye imza attı!
En çok yorumlanan haberler