Veli mi Gökhan İnler mi? İşte o yazı, Veli Kavlak, Beşiktaş

Veli mi Gökhan İnler mi? İşte o yazı

Ali Ece, Beşiktaş'ın Trabzonspor galibiyetini değerlendirirken, Veli ile Napoli'nin yıldızı Gökhan İnler'i kıyasladı.

Kaynak : Akşam

Beşiktaş'ın 3-0 kazandığı Trabzonspor maçını değerlendiren Ali Ece, Veli Kavlak ve Ramon Motta'nın performanslarına dikkat çekti. Ali Ece, Veli Kavlak'ı Napoli'nin yıldız isimlerinden Gökhan İnler ile kıyaslarken, ''Veli-Napoli hattında çıkan transfer haberlerine şaşıranlara da ben şaşırıyorum'' ifadelerini kullandı.

İşte Ali Ece'nin Veli Kavlak-Gökhan İnler benzetmesi ve Trabzonspor galibiyetini değerlendirdiği o yazısı...

''Veli-Napoli hattında çıkan transfer haberlerine şaşıranlara da ben şaşırıyorum. Mesela dün gece Ersun Yanal’a maçtan önce “Beşiktaş’tan kimi transfer etmek istersiniz?” diye sorsak büyük ihtimalle “Veli” cevabını verir. Çünkü sezon başında Halilhodziç öncesi ve sonrasında 20 küsur transfer yapılmasına rağmen Trabzon dün 6 puanlık maça çapasız (isteyen önliberosuz diyebilir) çıktı. Veli-Atiba merkezinde sağlam şekilde kurulan Beşiktaş takım savunması, Cardozo’yu Henrique’leştirdi. Mehmet Ekici de son zamanlardaki en etkisiz oyununu oynamak zorunda kaldı.

Atiba, son maçlarda hücum prese aktif katılarak savunmanın merkezini de daha önce taşıyor. Veli de kendisini isteyen Napoli’nin kaptanı Gökhan İnler’in İtalya seviyesinde yaptığı çapalığı, Türkiye Ligi seviyesinde yaptığı için Ersun Yanal % 100 hazır olmamasına rağmen Constant’ı 35’te sahaya sürmek zorunda kaldı. Bu arada Veli Beşiktaş’a geldiğinden beri “3. Gökhan İnler şutu”yla golünü attı. Sizin çapanız hem stoperlerle forvet arasında sürekli mekik dokuyor, top kapıyor, yardımcı oyun kurucu desteği verirken bir de bu tip ekstra skor katkısı yapıyorsa İtalya’dan da isterler, Almanya’dan da... Bu yüzden Beşiktaş yönetimi çok önceden Veli ve Atiba ile sözleşme uzatmalıydı.

Veli’nin şutunda kaleci Fatih ile Onur arasındaki kalite farkı da önemli rol oynadı. Fatih kötü değil ama bir Onur Kıvrak değil! Ba’nın golünde (Halilhodziç’in kulakları çınlasın) Cezayir tarihinin en iyi futbolcusu Madjer’i anımsatan orantısız zeka dolu topuk dokunuşu gördük. Ba uzaktan atıyor, kafayla atıyor, topukla atıyor; Cemal Süreya’nın kulakları çınlasın: Ba, bademciğiyle bile gol atabilecek gibi oynuyor.

Bir başka usta da tabii ki Sosa! 90’lar İngiltere Ligi santrforları gibi sahada delice mücadele edip bir kez daha sakatlanan Pektemek’e geçmiş olsun. 59’da Töre’nin kaçırdığı gol de Töre’nin kulağına küpe ya da koluna dövme olsun! Robben olmadan o kadar çalımdan sonra o topu kaleye vurmayacaksın! 84’te Sosa’nın yaptığı gibi zor olanı başarıp kolay gol attıracaksın!

Beşiktaş’ın dünkü en önemli ekstrası ise beklerinin parlak performansıydı. Motta, şutsuz Roberto Carlos-Kadir Akbulut kokteyli tadındaydı. Serdar ise Cenk’in attığı golden önce, geçen sezonun 5. haftasında Bruma’nın kendisine yaptığını, Musa Nizam’a yaptı. Trabzon için şimdilik son sözüm ise şu: Ersun Yanal, Halilhodziç’ten önce gelseydi hem daha az harcatır, hem de daha derin bir kadro kurardı.

Biliç’e de hem baba olduğu hem de Ersun Yanal’ı bile mat ettiği için tebrikler. “Takımı bıraktı doğuma gitti” diye bel altı vuranlar sözüm size: Baba olmayı beklerken o kadar derin düşüncelere dalıyorsunuz ki 1 saatte 10 yıldır yaptığınız tüm hataları anlama ve düzeltme zamanı bile bulabiliyorsunuz. Darısı başınıza... Baba olmak zorunda değilsiniz ama eşiyle yemek yiyen Ba’ya belaltı vurmaya çalışan hatalarınızı bir zahmet düzeltin!''

Karakartal mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın