Kaptanımız İbrahim Toraman, Beşiktaş Dergisi’nin kapağına konuk oldu.

2004-2005 sezonu öncesinde Beşiktaşımız’a transfer olduğundan beri hırsından hiçbir şey kaybetmedi İbrahim Toraman… Her zaman sahanın en istekli, kaybetmeye tahammülü olmayan oyuncularından biri oldu. Kısa zamanda camia ve taraftarla bütünleşmesi ise ona genç yaşında ikinci kaptanlık kapısını açtı. Siyah-Beyaz formayla dokuzuncu sezonunu yaşamaya başlarken; birinci kaptan olarak, o pazubandını onurla kolunda taşıyan İbrahim Toraman, Beşiktaş Dergisi Editörü Senem Gülkar’ın sorularını yanıtladı. İşte o çarpıcı röportajdan bazı ayrıntılar:

“Burada iyiyi de yaşamak güzel, kötüyü de… Hepsinin ayrı tadı var. Sekiz yıl boyunca burada çok mutlu oldum. Tabii ki daha çok başarı kazanmayı isterdim. Ama önemli olan birbirimize sahip çıkmak, paylaşabilmek.”

“İlk kaptan olduğum zaman içim kıpır kıpırdı. Şimdi ne yapacağımı daha iyi biliyorum. Başarı ve başarısızlıkta öncelikle kendimi ön planda görüyorum. Demek istediğim; sadece bireysel olarak benim başarım önemli değil. Diğer takım arkadaşlarım için de motive edici olmam, yeni gelenlere takımı anlatmam gerektiğinin bilincindeyim.”

“Genç oyuncularımızı gerçekten çok seviyorum. İnanın bunu laf olsun diye söylemiyorum; hepsi kardeşim gibi. Onlar da bana karşı çok saygılılar. Ayrıca çok heyecanlı ve istekliler. Şu anda ellerinde önemli bir şans olduğunu biliyorlar ve bunu değerlendirmek istiyorlar.”

“Aybaba Gaziantepspor’da, aynı bugün Beşiktaş’ta yaptığı gibi gençleri çıkarmıştı. Beni izleyince ‘Kimmiş bu kızılderiliye benzeyen? İyi oyuncu. Onu A takıma alalım’ demiş. Ligin 4. haftasında beni direkt oynattı. O maçta da kornerden gol attım. Sonrasında da bütün maçlarda oynadım.”

“Zor bir süreçten geçiyoruz. Herkesin kulübe destek olması lazım. Futbol açısından bakarsak; camiamızın içi ferah olsun, biz futbolcular olarak geçirdiğimiz dönemin farkındayız ve fedakarca çalışıyoruz.”

“Üstüne basa basa söylemek istiyorum ki; takımımızdaki her oyuncu temiz karakterli. Sivrilik yapacak, ortamı bozacak hiç kimse yok. Şimdiye kadar o aile havasını oluşturmayı başardık. Ligde alacağımız birkaç iyi sonuçtan sonra bu daha oturacaktır.”

“O heyecanı hissetmek, yaşamak önemli… Futbol benim için bir tutku… Her yeni güne yeni bir hayal ve hedefle uyanıyorum. Beşiktaş formasında daha birçok başarı yakalamak istiyorum. Bunları daha önce tattığım için ne kadar güzel olduğunu biliyorum ve tekrar yaşamak istiyorum.”