Bu haberi yazdır
Alen Markaryan: "Yazılanı okumuyorlar"
Akşam Gazetesi yazarı Alen Markaryan, Beşiktaş'ın mevcut gündemi hakkında görüşlerini kaleme aldı.  
Kaynak : Akşam
Alen Markaryan: Yazılanı okumuyorlar
Fotoğraf : AA

Akşam Gazetesi yazarı Alen Markaryan, Beşiktaş gündemini değerlendirdi.

İşte Alen Markaryan'ın yorumları:

"Yolda yürürken bileğin döner, şişer, kan toplanır; basamazsın yere… Doktora gidersin, “MR çektir gel” der. MR gelir, doktor başlar anlatmaya: “Kemik çatlamış, damar kopmuş, kas ezilmiş…” Çözüm de bellidir: Alçıysa alçı, ilaçsa ilaç. Reçete yazılır, eve gönderilirsin. Bir hafta basmazsın ayağına, 10 gün, bilemedin 15 gün sonra yürümeye başlarsın.

Ama biz? Biz hastaya üç senedir evde bakıyoruz! Elimizde kırk MR, elli reçete… Yok kardeşim, düzelmiyor! Doktor doktor geziyoruz, fayda yok. Neden? Çünkü yazılanı okumuyorlar, söyleneni yapmıyorlar. Bilimin dediğinin tersine gidilmiş.

Sorduğunda herkes topu birbirine atıyor: Yönetici hocaya, hoca menajere, menajer başkana… Yahu alt tarafı bir çatlak vardı! İlaçları önüne serdik, hastaneleri kapattık. Bir merhemle üç sene sırtımız yere gelmezdi. Ne hale getirdiniz bizi?

Bitmeyen “enkaz edebiyatı”, üç kişiyi memnun edeceğim diye verilen sözler, yanlış menajer seçimleri, yanlışta ısrar, “ben bilirim” kafası… En önemlisi de, hasta gözünün önünde erirken çare elindeyken müdahale edememek! Şimdi elimizde kan torbasıyla dolaşıyoruz, güya kan değişimine gidilecekmiş. İyi de bu sefer de damarı bulamıyoruz!

“PANDEMİ AYARLARI” VE SERGEN HOCA

“Katla” diye bir dizi var. İzlanda’da yanardağ patlıyor, kül fırtınası kopuyor. İnsanlar kayboluyor, iki üç sene ortada yoklar. Herkes onları öldü sanıyor. Sonra bir gün hiçbir şey olmamış gibi geri dönüyorlar, hayatlarına kaldıkları yerden devam etmek istiyorlar. Ama ruh halleri değişmiş oluyor.

Sergen Yalçın’ın dönüşü de biraz böyle oldu. Şampiyonluk geldi, fırtına esti. Sonra gitti. Dört sene geçti, şimdi hiçbir şey olmamış gibi geri döndü. Daha önce kadroyu yeterli bulmadığı için gelmemişti. Demek ki bu kez “Bu takımı oynatırım” kanaatine varmış.

Katla’daki karakterler yıllar sonra aynı hayata döndü ama ruhları değişmişti. Bizim de temennimiz, Sergen hocanın pandemideki gibi Nevzat Demir’den çıkmayıp kafayı toparlaması ve başarılı olması…

Bir gün Sayın Ahmet Nur Çebi ile konuşuyorduk. Dedim ki:

“Başkan, çıkıp açıklama yapsan, desen ki: ‘Mehmet Büyükekşi federasyonu varken ben transfer yapmam. Çünkü bu federasyon bizim şampiyon olmamızı istemiyor. Harcadığımız para da boşa gidiyor…’ Çek kılıcı!”

Niye bunu anlattım? Çünkü üç senede değişen hiçbir şey olmadı. Galatasaray–Rizespor maçını izlediniz mi? İzlediyseniz ne demek istediğimi anlamışsınızdır. Adamların attığı jeneriklik golü VAR iptal etti. Çizgiyi kafalarına göre çekiyorlar. Adamın poposunu geniş, kramponlarını uzun gösteriyorlar. Ne yapıp edip golü saymıyorlar.

Üstüne bir de Galatasaraylı futbolcuların kural dışı hareketlerine göz yuman hakemler… Ben olsam bu sistem değişmedikçe pahalı transfer yapmam. En fazla yapılanmaya giderim. Çünkü bu iş gerçekten çekilecek dert değil. Zaten derdini de kimseye anlatamıyorsun…"

Karakartal mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın
Bizi Takip Edin
Karakartal Twitter Karakartal Facebook Page Karakartal RSS Karakartal İphone Karakartal Mobil
En çok okunan haberler
AVRUPA'DAN FUTBOL
En çok yorumlanan haberler