DERBİYE DOĞRU

DERBİYE DOĞRU

Sitemiz yazarlarından Eray Erdal dev derbi öncesi olası eşleşmeleri inceledi.

Kaynak : Bugün

Hafta sonu Galatasaray ile deplasmanda karşılaşacak Beşiktaş’da işler pek yolunda gitmiyor gibi gözüküyor. Son üç hafta hariç oynadığı pozitif futbol ile bizlerden olumlu not alan Beşiktaş, Fenerbahçe mağlubiyeti sonrası bir türlü kendine gelemedi. O maç öncesi cebinde mağlubiyeti idare edecek kadar kredisi olan Beşiktaş, belki biraz da bunun verdiği gevşeklik ile çıktığı derbiyi kaybetmişti. Puan sıralamasında şuan 6. sırada olan Beşiktaş’ın artık kaybetme lüksü yok. İsterseniz bu büyük maç öncesi hem Beşiktaş’ın kadrosunu tek tek inceleyelim hem de maçtaki olası eşleşmelere de bir göz atalım.

Rüştü Reçber : * * * *

Denizli’nin gelmesi ile beraber motivasyonu bir anda üst seviyelere ulaştı. Ondan önce de hatalı goller yediğini söyleyemeyiz ama Denizli sonrası sadece kale çizgisi üzerine değil, sahanın her yerine hâkim olmaya çalışıyor. Topu oyuna hızlı sokuyor, arkadaşlarını motive ediyor. Benim gözümde sonbaharını yaşayan bir kaleciden ziyade futbolunun baharında kendini ispatlamaya çalışan genç bir kaleci görünümünde. Tek eksiği yıllardan beri süregelen gelen yan top zaafı.

Tomas Zapotocny : * * *

İlk günlerde tavan yapmıştı ama şimdi belirgin bir düşüş içinde. Hızlı oyuncular ile bire bir eşleşince sorun yaşayabiliyor ama bu maçta karşısında Milan Baros ve Lincoln olacağı için onlara karşı daha sağlam duracaktır. Gökhan Zan ile ikili oyunlarda anlaşma sorunu yaşıyor. İdeal partneri Sivok olsa da, bu maçta cezalı olan Sivok’un alternatifi İbrahim Toraman ve Gökhan Zan olacaktır. Maça kendini verir ise ileri yapacağı sürpriz çıkışlarda golü bulması kimseyi şaşırtmasın.

Gökhan Zan : *

Fiziği ile futbolu tamamen ters orantılı. İri yapısına rağmen ne hava toplarında var ne de ikili mücadelelerde. Duran toplar da ise adeta kayıpları oynuyor. Defansın en zayıf halkası olan Gökhan Zan bu maçta da Beşiktaş’ın eksilerinden birini oluşturacak.

İbrahim Toraman : * *

Affedilip tekrar takıma dönmesi ile bir çıkış içine girmeye çalışıyor ama henüz kendisi de oyunundan memnun olmasa gerek. Sürati ve maça motivasyonu ile Beşiktaş’a katkı sağladığı kesin. Anlık yaptığı hatalar Beşiktaş’ın kalesinde ciddi sorunlar yaşatabiliyor. Teknik rakipleri karşısında (Arda, Lincoln) sorunlar yaşabilir.

Ekrem Dağ : * * * *

Beşiktaş’a geldiği günden bu yana gözüm onun üstünde. Benim en beğendiğim tarzda futbolcu tipini oluşturuyor. Şifo Mehmet gibi her iki ayağına da fazlası ile hâkim. Duran topları kullanırken bile ayak ayırt etmeyen futbolcular benim için komple topçulardır. Bir de bunlara Ekrem’in müthiş enerjisini de ekleyince Beşiktaş’ın keşke bir tane daha Ekrem’i olsa diye içimden geçiriyorum. Oynadığı kanatta Barış ve Sabri’nin karşısında pek sorun yaşayacağını düşünmüyorum.

Ali Tandoğan : *

Fazla söze gerek yok. Beşiktaş’ın oyuncusu değil ama elinden geleni sahaya yansıtmaya çalışıyor. İyi niyeti ile tüm yapabileceğini yapacaktır. Oynaması halinde Arda ile olası eşleşmeleri Beşiktaş’ın başına dert açabilir, ama şuan sakatlıklardan dolayı alternatifi de gözükmüyor. Aslında Denizli’nin Ali Tandağan’dan daha faydalı olabilecek Seric’i sol kanatta oynatıp, Arda’nın karşısına Ekrem Dağ’ı düşünmesi gerekir.

Serdar Özkan : *

Aslında ona bir yıldız bile fazla. Kendi potansiyelinin sadece onda birini sahaya yansıtıyor. Oyun yapısı olarak benzettiğim Arda’nın peşinde tüm dünya koşarken, kendisi sahada yürümekte zorluk çekiyor. Son maçta bir kısım seyirciden gelen tepkilere cevap vermesi de kesinlikle kendi ayıbıdır, çünkü seyirci Ali Tandoğan’ı eleştirmeyip, eğer Serdar’ı eleştiriyorsa, ondaki potansiyeli bildiği içindir. Bugüne kadar Beşiktaş’a katkısı olmayan Serdar’ın acilen aklını başına alması gerekiyor. Umarız Mustafa Denizli bu maçta onu kadroda düşünmez.

Edouard Cisse : * *

Ne onunla oluyor ne de onsuz. Olmadığı maçlarda onu mumla arıyorsunuz, oynadığı zamanda ondan daha fazlasını bekliyorsunuz. Bu maçta savaşçı Galatasaray orta sahası karşısında işi oldukça zor gözüküyor. Hem Lincoln’u durdurmaya çalışacak hem de rakip orta saha ile boğuşacak, bunları yaparken de Beşiktaş’ın oyun kurmasına yardımcı olacak. İşi zor ve formsuz ama bu maça özel bir konsantre ile çıkıp bu eksileri artıya çevirebilir.

Rodrigo Tello : * * *

Bu maçta da oynayıp oynamayacağı şüpheli. Fenerbahçe maçında da sakat olan Tello eğer bu maçı da kaçırırsa gözümden iyice düşecek. Beşiktaş için kırılma noktası bu maçta onu sahada savaşırken görmek isteriz. Oynadığı zaman Delgado’ya atılacak toplarının yarısının onda toplanıp Delgado’ya daha az top gitmesi bile Beşiktaş adına büyük bir artıdır. Ayrıca duran toplardaki usta vuruşları derbinin akışını değiştirebilir.

Matias Delgado : *

Beşiktaş’ın sahte okeyi. Kolunda kaptanlık bandı, sırtında 10 numaralı forması var kendisi sahada yok. Hiçbir ikili mücadeleye girmiyor, gereksiz top kayıpları yapıyor ve yapması gereken öldürücü topları bir türlü atamıyor. Sahadaki rakibi Lincoln ile kendini kıyaslayınca morali daha da bozulacaktır. Savaşçı Galatasaray orta sahası ile işi çok zor. Bugüne kadar bir ikili mücadele sonrası sahayı geçici olarak bile sedye ile terk ettiğini hatırlamadığım Delgado Beşiktaş adına umarız ki o kırk yılda bir attığı güzel gollerden birini bu maçta kaydeder.

Filip Holosko : * * * *

Bu maçta Beşiktaş’ın en büyük silahı olacaktır. Galatasaray’ın yumuşak karnı olan onların sol kanatlarından yapacağı bindirmeler ile Beşiktaş adına gol bulma ya da buldurma şansı çok yüksek. Meira ya da Servet ile kalabileceği birebirlerde ise rakiplerine ciddi şekilde ağır basıyor. Bu maç onun maçı olabilir.

Mert Nobre : * * *

Orta alanda çok sevdiğim savaşçı oyuncu tipini forvet hattında fazla beğenmiyorum. Genel kanı Beşiktaş’a katkısının fazla olduğu yönünde ki bunu ben de tartışmıyorum ama benim hayalimdeki forvet eşleşmesi Bobo ve Holosko’dan oluşuyor. Bence Avrupa’da sayılı takımlarında bile bu seviyede bir forvet hattı yok. Burada görev takımın hocasına düşüyor. Benim elimde Bobo gibi bir yetenek varsa ne yapar ne eder onu takıma kazandırırım. Sadece çok koşuyor, rakip defansı dağıtıyor diye Nobre’yi değil Bobo’yu çok koşturup onu tercih ederim. Şuan için Bobo bu seviyede olmadığı için tabi ki eldeki en iyi tercih Nobre’dir. Nobre’nin Galatasaray maçlarını ayrı bir sevmesi Beşiktaş’ın artısı olacaktır.

Da Silva Bobo : * *

Nobre’den bahsederken Bobo hakkındaki düşünceleri ilettim. Kafasını toplayıp her şeyini sahaya vermesi lazım. Rakip kaleye dikine gidebilen, hem havadan hem yerden etkili müthiş bir isim ama devamlılığını bir türlü sağlayamadı. Bunda bir oynayıp , bir yedeğe düşmesinin de etkisi çok büyük ama eğer o sahaya çıkıp rakip defansı yerle bir edip gollerini atarsa kimse ona bir daha yedek kulübesini gösteremez. Oynamak istiyorsa her şey aslında kendi elinde.

Oyuncuları tek tek inceledik. Galatasaray’ın en büyük kozu ilerdeki yetenekli ayakları olacaktır. O ayaklara alınacak gerekli önlemler sonrası Beşiktaş’ın elindeki hücum silahları rakip defansı devirmeye yeter de artar bile. Ancak önce rakipten eksik gözüken orta sahanın çok hızlı geçilmesi ve Holosko’nun iyi kullanılması gerekiyor. Lincoln topu aldığında ona yapılacak bir baskı hem onu oyundan düşürecek hem de Galatasaray’ın atak organizasyonu sekteye uğratacaktır.

Kağıt üzerinde ilk bakışta Beşiktaş’ın işi zor gibi gözükse de, bu maçta alınacak olası bir mağlubiyet Beşiktaş’ı iyice geriye iteceği için bulun bilincinde bir Beşiktaş’ı alt etmek oldukça zor olacaktır. Bu bilinç ve inanç ile Beşiktaş’ın bu deplasmandan yıllar sonra 3 puan ile çıkması kimseyi şaşırtmasın.Karakartal mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın