Beşiktaş’ın çıkışında yönetimin payı ne?
Bilgili Yönetimi ve bu teknik kadroyla her türlü başarıya koşarız.

Peki, Daum’la aynı başarı gelmez miydi?
Daum’u, beklenen başarı yakalanmadığı için gönderdik. Üstelik, ‘Ayrılmak istiyorum’ demesi ve Beşiktaş’ı rahatsız etmesi de bu kararı almamızda etkili oldu.

Mircea Lucescu ismi nasıl gündeme geldi?
Başkanımız ve Hüsnü Güreli, sayın Lucescu ile ilgili teklif getirdiler, Türkiye’yi tanıdığı için faydalı olacağını belirttiler. Galatasaray’da değişiklik olacağı belliydi, ama duyulmamıştı.
Ruh geri geldi...

Yerli transferi, neden Lucescu’ya danışmadan yaptınız?
Daum gitmişti ve hocamız belli değildi. Bu dönemi değerlendirmek istedik. Üstelik Daum ile Sinan Engin izlemiş ve bu oyuncuları beğenmişti. Hepsinin de Beşiktaş’a faydalı olacağını bildiğimiz için Lucescu gelmeden transferleri yaptık. Transferde yüzde 70 başarı tutturursanız, başarılı sayılırsınız. Üç kulvarda da ilerliyoruz; demek ki, doğru iş yapmışız.

Transferleri yeterli görüyorsunuz yani...
Bu yılki avantajımız, yerlilerin hepsinin Beşiktaşlı olması. Yabancılar da Beşiktaşlılaşmaya başladı. Bu önemli bir konu. Bu kadro ve bu ruhla büyük başarılar gelecek.

Hoca da sizin gibi mi düşünüyor?
Lucescu çok mütevazı birisi. Asla pahalı transfer istemiyor. Daha çok kavgacı, mücadeleci insanlarla çalışmayı istiyor. Geçen sene adı sanı bilinmeyen oyuncularla Galatasaray’ı şampiyon yaptı. Ankara Belediyespor’la oynasak bile 24 saat o takımı çalışan birisi.

Oyunculara yaklaşımı nasıl?
Hem hoca, hem ağabey, hem baba... Kulübün disiplin kuralları var, uymayanları rapor eder, yönetim de gerekeni yapar. Mesela Ahmet Yıldırım örneği... Büyük bir şanssızlıktı. Çünkü Ahmet karakter olarak çok değerli bir insan. Ancak ona ceza vermek zorunda kaldık. Aynı hareketi kim yaparsa yapsın, yine aynı cezayı uygularız.

İç transferde neden bu kadar aceleci oldunuz?
Biz futbolculara sözleşmesi bitmeden imza attırıyoruz. Sezon sonunda da gider korkumuz olmuyor. Bütün kulüpler, ocak ayında yapılacak transferlere hazırlıklı olmalı. Çünkü sezon sonunda serbest kalacak her oyuncu, bu dönemde başka bir kulüple sözleşme imzalayabilir. Bu bizden bir futbolcu da olabilir. Hocamızdan gelen rapora göre kalması gereken her oyuncuyla mukavele yapacağız.

Pascal Nouma nasıl bu kadar değişti?
Pascal’ın sorumlusu Kıvanç Oktay. Nouma çok iyi niyetli bir insan. Kendisine iyi yaklaşılırsa o da aynı şekilde cevap veriyor. İlk geldiği sene nasıl biri olduğunu anlayamamıştık. Ama bu yıl ona karşı tavrımızdan dolayı nasıl hareket edeceğini anladı. Geçen yıl yaşananların hepsi aslında bizim suçumuz. Sayın Oktay’ın ona yaklaşım biçimi farklı. Gerçi bütün yöneticiler, oyunculara bir ağabey gibi yaklaşıyor.

Sizin özel ilgi gösterdiğiniz futbolcu var mı?
Hayır... Hiçbir futbolcu ayırt edilmiyor. Hepsine alacakları gününde ödeniyor. Biz, her zaman onların yanındayız. Başkan ve bizler tecrübe kazandık. Görev dağılımı bu yıl daha iyi yapıldı. Şampiyon olduğumuz, kupayı kaldırdığımız zaman başarılı sayılacağız. Hiç kimsenin şımarıklığı yok. Rehavete kapılmadık.

Ya takımın havası!..
Sahadaki 11 futbolcu da aynı düşünceyi taşıyor. Biz, yeniden kolej havası yarattık. Bu yıl onlarla seyahat etmekten sıkıldık! 100. yıl stresi var üstlerinde. Ayrıca namağlup unvanını da devam ettirip şampiyon olmak istiyorlar. 26 oyuncunun içinde şampiyonluk yaşamış 4-5 futbolcu var. Bu futbolcular bu havayı yaratıyor.

100. yılı sürekli ön plana çıkarmanız baskı yaratmadı mı?
En büyük korkumuz bu... Sezon başında stres yaşadılar, ama artık alıştılar. 100. yıl ayrı birşey... Çünkü Beşiktaş her sene şampiyonluğa oynayan bir takım.

Yabancı transferindeki eleştirileri haksız çıkardınız.
Transfer komitesi, hocamızın isteğiyle transfer yaptı. Milli takımlarda oynamış, kişilikli insanları aldık. Ancak AEK maçını 5-1 kaybedince topa tutulduk. Oysa o maça kadar takımın yarısı biraraya gelmemişti. Cordoba’nın dünyanın en iyi üç kalecisinden biri olduğunu kimseye inandıramadık. Ama zaman içinde herkes Cordoba’yı gördü. Pancu için, Romanya’nın en iyisi dedik, Lucescu’nun kontenjanından geldiğini söylediler. Pancu’nun değeri her gün artıyor. Adamı sadece kaleye geçirmedik! İkisi de kiralık, ama opsiyonlu mukavele yaptık. Bu futbolcular için gereken yapılacak. Zago da Brezilya Milli takımında oynamış, Roma’da şampiyonluk görmüş bir futbolcu.

Ara transfer var mı?
Ara transfere iki ayrı yönde bakmak gerek. Öncelikle ocak ayında imza attırıp sezon sonu alacağın futbolcular. Daha sonra takviye amaçlı yapılacak transferler. Hocamızdan şimdiye kadar talep gelmediği için şu an transfer yapmayacağız.

İmza yok mu yani?
Gelecek sene için bazı gençleri alacağız. Yabancı transfer yapmayacağız. Çünkü kontenjanımız dolu ve sözleşmeleri de sürüyor.

Beşiktaş’ı bu sezon hakemler koruyor mu?
Hakem hatalarından dolayı 8 puan kayıptayız. Biz hakemlerden sadece adalet bekliyoruz. Her hakem hata yapabilir, ama biz bu hataların tümüne karşıyız. Beşiktaş iyi oynadığı için kazanıyor.

Namağlup olmak rakipler için artı motivasyon yaratıyor mu?
Türkiye’de en çok oynanmak istenen takım Beşiktaş. Çünkü futbolcular, ‘acaba iyi oynarsam seneye Beşiktaş’a gelebilir miyim’ diye düşünüyor. Üstelik Beşiktaş’ın namağlup unvanını bitirmek için ellerinden geleni yapıyorlar. Bu sayede adından daha çok söz ettirecek çünkü. Şu anda bütün takımlar, bizim Galatasaray ve Fenerbahçe’ye yaptığımızı bize yapmak istiyor.

Lucescu-Terim kıyaslanmasının galibi kim?
Derbiden önce de konu hep buydu. Hocamız bu olaydan çok etkilendi. Lucescu’nun da Terim’in de kariyeri ve başarıları belli. İkisi de çok değerli. Galatasaray tercihini Terim’den yana kullandı, Lucescu’nun tercihi ise Beşiktaş oldu. Bana göre şampiyon takımın hocası başarılıdır.

Milli takıma Beşiktaş’tan yeterince oyuncu gidiyor mu?
Lider takımdan daha çok oyuncu çağrılmalıydı. Çünkü bu bir hazırlık kampı. Tamer, Ahmet Dursun, Sergen, İbrahim, Ali Eren, Tolga... Hepsi de başarılı ve istikrarlı. İlle de milli takıma çağırın demiyoruz, kampa götürüp deneyin diyoruz.

Lucescu’ya bir gün ‘eksik var mı’ diye sordum, ‘Yıldırım’ dedi!
Hocamız ilk yarı değerlendirmesini Feyyaz hocaya yaptırdı. Bu, uyumun bir parçasıdır. Ayrıca Erdil Arpacı diye gizli bir kahraman da var kulüpte. Herkes tatile nereye gideceğimi soruyor. Ben her gün Ümraniye’deyim. Zago; Roma’dan geldiğinde tesisleri görünce dudağı uçukladı! Aklındaki Türkiye imajı farklıymış. Böylece Türkiye’yi sevmiş oldu. Ronaldo; Zago, Cordoba ve Amaral’a Türkiye’yi tanıttı. Pascal zaten biliyor. Pancu’ya da Lucescu bilgi verdi. Şimdi Ronaldo futbolu Beşiktaş’ta bırakmak istiyor. Pascal’ın gecesi gündüzü zaten Beşiktaş. Pancu ile Cordoba bonservislerinin alınmasını istiyor. Zago’nun da diğerlerinden farkı yok.

Kaptanlık sorun oldu mu?
Tayfur kaptanımız, Sergen de futbolcuların ağabeyi. Herkesin ona saygısı var. Şubat ayından itibaren yoğun bir maç trafiğimiz var. Hepsini kazanıp mutlu sona ulaşacağız. Birlik beraberliğin gücü, zor günlerde ortaya çıkacak. Derbi sonrası soyunma odası görülmeye değerdi. Herkes birlikte seviniyordu. Bundan sonra da sevinmeye devam edeceğiz.
Bu tablonun hiçbir zaman bitmesini istemiyorum. Bitmeyecek de...

Teşekkürler...