Beşiktaş’ta mutlu musun?. Transferi düşünüyor musun?
Inter’e transferim konusunda bilgim yok. Uzun vadede konuşmak gerekirse böyle birşey düşünmüyorum. Şu an Süper Lig’de, UEFA’da, kupada devam eden bir yarış içindeyiz. Kalbimde Beşiktaş’ın önceliği var. Yeter ki yöneticiler, Rapid Bükreş ile anlaşsın. Çünkü benim kararımdan çok kulüplerin anlaşması önemli. Ben kalmak istiyorum. Mircea ağabey de uzun süreli çalışmayı düşünüyormuş. Bu benim için avantaj olur. İstanbul’da işimi gurur ve mutlulukla yapıyorum. Avrupa’dan teklif gelir, kulübüm ve ben de parasal yönden avantaj sağlayacaksam giderim. Ancak şu bilinsin; jübilem Beşiktaş’ta olacak. Gitsem bile döneceğim.

Yönetimle aran nasıl?
Gerçeği söylemek gerekirse transferim sırasında beni hiçe saydılar. İmza töreni bile yapmamışlardı. Ama umarım bunu yeni sezonda telafi ederler. Değişik bir imza töreni olursa sevinirim. Çünkü sahaya çıkmadan beni sıradan bir futbolcu zannettiler. Bu beni daha çok hırslandırdı. Parasal açıdan da yine değişik bir rakam çıkacağına inanıyorum.

Türkiye Ligi nasıl?
Çok güçlü... Bunu Avrupa da biliyor artık. Yetenekli oyuncu çok, oyun ritmi hızlı. Her rakip güçlü. Yalnız, 5-6 takım üst düzeyde, diğerleri de mücadeleci ve hırslı. Sürekli sürpriz sonuçlar çıkıyor.

2002 nasıl geçti?
Beşiktaş’a gelmeden önce milli takımda sakatlık geçirdim. Ama ardından gerek Rapid Bükreş’te gerekse Beşiktaş’ta, kariyerimin en parlak dönemini yaşadım. Dünya üçüncüsü bir ülkenin liginde lideriz, Avrupa’da bahara kaldık, sürekli milli takıma çağrılıyorum... Bunlar bana göre çok, çok iyi. Üstelik yönetim, hocam, taraftar ve basın hep yanımda. Beğenilmek güzel bir duygu. Ama futbol kollektif bir oyun ve ben başarımı takım arkadaşlarıma borçluyum. Hepsine teşekkür ediyorum.

Takımdaki arkadaşlık nasıl?
Kaleciden, yedeklere kadar herkes çok iyi. Mahalle arkadaşı gibi samimiyiz. Büyük bir aile gibiyiz. Hepimizin yüzü gülüyor. Bunu da 25 oğlu olan babamız Lucescu sağlıyor. Lisan problemim de yok. İngilizce ve İtalyanca anlaşıyoruz. Seneye Türkçe dersi de alacağım. Herşeyi anlıyorum, ama sohbet edemiyorum.

Ya taraftar...
Süper... Süper... Süper... Bu destek karşısında önce şok oldum, zaman içinde alıştım, ama hepsi mükemmel. Hep onların desteğiyle motive oldum, bunun için onlara borçluyum. İlk yılımda, üstelik bir yabancı olmama karşın gösterdikleri ilgi ve sevgi beni çok mutlu etti. Teşekkür ediyorum. Kadehimi bütün Beşiktaşlılar için kaldırıyorum.

Sakatlığın ne durumda?
Hiçbir problem yok. Romanya’daki doktorların tavsiyesiyle hareket etsem daha büyük sorun yaşayacaktım ve 2-3 ay yer alamayacaktım. Ancak Bologna’daki uzman doktor Marrcacci, ameliyata gerek olmadığını, sezon sonunda belki küçük bir atroskopiyle sorunun çözüleceğini söyledi. Baggio, Signori gibi İtalya’nın birçok ünlü futbolcusu hep onun hastasıydı.

Lucescu nasıl bir hoca?
Türkiye’de ona sürekli lakap takıyorlar, ‘İmparator’ diyorlar. Ben onu, ‘Sürekli tarih yazan profesör’ olarak adlandırıyorum. Zaten yaptıkları ortada. Gelecekte, daha büyük başarılarını da göreceğiz. Onunla çalışmak benim için büyük şans. Beni o ikna etti. Böyle bir fırsatı reddetmek, hayatımın aptallığı olurdu. Çünkü insanın eline bu tür şanslar bir kez geçer. Hayatta ikinci bir şansı bulmak zordur.

Galatasaray maçında gol atamadın. Yani hala gerçek Beşiktaşlı olamadın!
Galatasaray elden kaçtı, ama neyse ki maçı kazandık. Ama gerçek Beşiktaşlı olmam için fırsat kaçmadı. 2 Şubat’a kendimi hazırlıyorum. Fenerbahçe’ye gol atacağım.

Sürekli mevkiin değişiyor?
Ben profesyonelim. Hocam nerede isterse orada oynarım. Ama normalde ileri uçta ve forvetlerin arkasında oynamak isterim. Defansif oynamayı sevmiyorum. Golcüyüm ve gol atmayı seviyorum. Benim lakabım, Pancugol. Bu adla Türkiye’ye geldim. (Bu arada söze kız arkadaşı Mihaela giriyor: Doğru onun adı Pancugol’dü. Sonra Pancuitaliano oldu, şimdi Pancuturko olmalı!)

Evlilik yakın mı?
Aile kurmayı rüyalarımda görüyorum. Artık bir fırsat olur, bu yaz biz de dünya evine gireriz. Beşiktaş ile de anlaşırsam çift imza da olabilir! Rüya gibi bir düğün yapmak istiyorum. (Mihaela devam ediyor: Umarım biz de şampiyon bir çift oluruz...)

Türk basını nasıl?
Harika... Mizanpajı, kalitesi Avrupa düzeyinde. Kritikleri ve haberleri tercüme ettiriyorum. Romanya ile karşılaştırdığımızda bu işi çok daha iyi biliyorlar.

İstanbul’u anlat biraz da...
Avrupa’da böyle bir kent bulamazsın. Tarihi, kültürü, modernliği, hayat tarzı ve modası... Hepsi içiçe... Burada herhangi bir markayı Avrupa’dan çok daha ucuza bulabilirsin. Yemek konusunda da sıkıntı yaşamadım.

Beşiktaş, Iencsi’yi istiyor.
Çok iyi bir oyuncu. Tam bir profesyonel. Benim de kan kardeşim. Herhangi bir Avrupa takımında rahatlıkla oynar. Ben hoca olsam hiç düşünmeden transfer ederdim. Eğer gelirse benim için büyük motivasyon olur. Ama transfer konusu beni aşar. Bu hocanın ve yönetimin kararıdır.

Nihat’ı tanıyor musun?
Elbette... Doğrusunu söylemek gerekirse Beşiktaş yöneticileri transferi çok iyi biliyor. Nihat’ı satıp, para kazandılar. Ben de böyle bir şans yakalarsam bu hem Beşiktaş hem de kendi açımdan iyi olur. Nihat gerçekten mükemmel bir futbolcu. Onunla birlikte oynamayı isterdim. Beraber olsaydık çok değişik bir hava yakalardık.

Türk müziği nasıl?
Romanya’da bile Mustafa Sandal ve Hande Yener’i dinliyoruz. Türk popunu çok beğeniyoruz. Mustafa Sandal’ın koyu bir Beşiktaşlı olduğunu biliyoruz. Umarız 100. yılda bize daha güzel parçalar çıkarır.