* Öncelikle futbolcu Çağdaş’ı anlat bize...
* 8 yaşımda Altay’da futbola başladım, 19’umda profesyonel oldum. 2000’de kiralık olarak gittiğim Marmarisspor’la 3. ligde şampiyonluk yaşadım. Stoper oynuyordum, 10 gol attım. O zaman Sinan’la (Kaloğlu) beraberdik. Sonra Altay’a döndük ve ikinci şampiyonluğumuzu yaşadık. Ardından Denizli’ye gittim, şimdi de Beşiktaş’a geldim. Hayatım boyunca kimseye kasti tekme atmadım. Ancak profesyonelliğin gereği ne ise yaparım. Agresifimdir, kazanmak adına yatmak gerekiyorsa yatarım, kalkmak gerekiyorsa kalkarım, ölmek gerekiyorsa ölürüm. Çünkü başarısız olmak beni incitir, hayata küserim.
* Zago’nun yerini doldurabilecek misin?
* O, Brezilya milli takımında oynamış bir futbolcu. Yerini doldurmak elbette zor, ama imkansız değil. Bunun için buradayım.
* Beşiktaş’ı nasıl buldun?
* Şu an için mükemmel. Arkadaşlık ilişkileri de beklediğimden çok daha iyi... Tek can sıkan konu; kimin gidip kimin kalacağı belirsizliği. Ben, kalacağım.
* Del Bosque ile birliktesin. Neler hissediyorsun?
* Gerçekten de büyük bir hoca. Sadece Real Madrid’de çalışmış ve inanılmaz başarılar yakalamış. Beşiktaş’a ve bana katacağı çok şeyler var. Bundan faydalanacağım.
* Bosque’nin size yaklaşımı nasıl?
* Hocanın zor bir durumu var, çoğu oyuncuyu tanımıyor. Bu nedenle de herkese aynı mesafede duruyor. Verdiği mesaj açık; iyi olan formayı alır.
* Gelelim Galatasaray’a! Beşiktaş’la anlaşmadan Sarı-Kırmızılı formayı giymiştin!
* Galatasaray beni almak için çok uğraştı. Bana Galatasaray ile anlaşıldığı söylendiği için o zaman formayı giymiştim. İmzadan sonra yayınlanacaktı. Ancak yemin ederim ki, hiç kimseye ‘ben Galatasaraylıyım’ demedim. Hedefim, İstanbul’da üç büyükten birinde oynamaktı. Son dönemde menacerimle oturduk ve Beşiktaş’ta karar kıldık. Çünkü kulüp yapısı, taraftar yapısı bana çok uygundu. Şükürler olsun ki, Allah gönlüme göre verdi.
* Peki, neden Beşiktaş?
* Mukavelem sürüyordu. Kulübüm kiminle anlaşırsa, oraya gitmek zorundaydım. Bu, Fenerbahçe de olabilirdi, Gençlerbirliği de. Ancak dedim ya; oturup konuştuk. Ahlâki değerleri, camia bütünlüğü, maddi ve manevi konumu itibariyle gönlüm Beşiktaş’tan yanaydı. Çok mutluyum.
* Galatasaray ile neden anlaşılamadı. ‘İş bitti’ deniyordu.
* Bana da ‘tamam’ denmişti. Ancak Galatasaray’ın teklifi, kulübüme yeterli gelmedi. Neyse, artık geride kaldı bu konu. Şimdi Beşiktaş’tayım.
* Uzaktan attığın şutlarla dikkat çektin. Özel bir çalışman var mı?
* Küçüklüğümden beri her hocam bu yeteneğimi gördü ve daha iyi olmam için şut çalışması yaptırdı. Epey geliştim. Özellikle Giray hocam, bana inanılmaz güven aşıladı. Artık kaleyi gördüğüm an, vurabiliyorum topa. Bir stoper için ekstra bir özellik bu. Mümkün olduğu kadar kendime ekstra özellikler kazandırmak istiyorum. Beşiktaş’ta daha çok frikik kazanacağımızı tahmin ediyorum. Görev verilirse, sorumluluk almaya hazırım.
* Beşiktaş’ın çok ateşli bir taraftarı var. Onlara mesajın...
* Anadolu takımlarında oynayan her futbolcu, üç büyüklerin maçlarını iple çeker. Çünkü taraftarın çok olduğu maçların atmosferi harikadır. Biz, en çok İnönü’den çekinirdik. Çünkü 90 dakika susmayan, oyunu bile kontrol altına alabilen bir taraftarı var Beşiktaş’ın. Bu desteği arkama alacağımı düşünmek bile beni mutlu ediyor, kendime güvenimi artırıyor.
* En çok çekindiğin forvet kim?
* Kimseden korkmam. Korkaklar, futbolcu olamaz. Korkaklar, savunma oyuncusu hiç olamaz. Korktuğum değil, ama çok beğendiğim santrfor var. Mesela Hakan Şükür, Fatih Tekke...
* Beşiktaş son durak mı? Hedeflerin neler?
* Bugüne kadar hep büyük hedefler peşinde koştum. Hedeflerini küçük tutan, hayatta bir şey olamaz çünkü. Şükürler olsun, çoğunu da başardım; Milli takıma seçildim, Beşiktaş’a geldim. Şimdi şampiyonluk yaşamak istiyorum Süper Lig’de. Sonrası da inşallah Avrupa...
* Yeni yönetim, yeni teknik heyet, yeni futbolcular... Bu durum, bir sancı yaratabilir mi sence?
* Geçen sene büyük bir sürpriz oldu ve Beşiktaş şampiyonluğu kaybetti. Ben, bu durumu monotonluğa bağlıyorum. Takıma yeni bir hava katılsa, belki de o günler atlatılabilirdi. Şu anki yeni oluşum, bütün camiaya yeni bir hava getirdi bence. Yönetim de biz de inançlıyız. Eksik olan tek şey havaydı ve yeni oluşum sayesinde bu sorun giderildi. Başarı için engel yok önümüzde.
* Transferde dünyaca ünlü isimlerin adı geçiyor; Carew, Hasselbaink, Emre... Seni en çok etkileyen hangisi?
* Hocanın sistemine en uygunu olan kimse, beni en çok etkileyen de o olur. Çünkü biz, bu takımı şampiyon yapmak için buradayız.
* Hangisiyle yan yana oynamak istersin?
* Bunu söylemek gibi bir lüksüm yok aslında, ama Hasselbaink ile birlikte olmayı kim istemez ki!
* Kamuoyunda, ‘Sadece Okan Buruk onbire girer, diğerleri alternatif olur’ gibi bir hava var.
* Her görüşe saygı duymak gerekir. Ancak önümüzde kısa bir süre kaldı. Herkes gerçekleri görecek. Taraftarımızın böyle düşündüğüne inanmıyorum. Sezon sonunda oturup yeniden konuştuğumuzda göreceksiniz, Beşiktaşlı Çağdaş Atan’ın yaptıklarını... Ben kimseye, ‘Yazık oldu bu çocuk için harcanan paralara’ dedirtmem. Aldığım parayı kuruşu kuruşuna hak ederim.
* Geçen sezon Beşiktaş defansında büyük sorunlar yaşandı. Cordoba da hep bundan yakındı. O bölge için seçildin...
* Ben değil, biz seçildik. Tek futbolcuyla defans yapılmaz. Savunma, hücumdaki adamdan en gerideki adama kadar yapılır. 4’lü savunmaya alışkın bir oyuncuyum ve hocamız da yeni sezonda bizi bu şekilde oynatmayı planlıyor. Savunmada sıkıntı yaşanır mı derseniz, cevabım nettir; Kesinlikle hayır. Çünkü şu an takımda tam 6 stoper var. Savaşan kazanır.
* Büyük bir takımda oynamanın avantaj ve dezavantajları neler sence?
* Avantajları büyük. Popüler oluyorsun öncelikle, insanlar arasında daha çok itibar görüyorsun. Kariyer sahibi oluyorsun. Ama bir de madalyonun diğer yüzü var. Büyük bir taraftar baskısı altında oynayacaksın. Baskıya alışkın değil ve yapın müsait değilse, hüsran kapıdadır. Ben, taraftar desteğiyle çok daha iyi motive olan bir futbolcuyum.
* Son sözlerin...
* Söylenecek çok şey var aslında... Ancak onları, Beşiktaş’ta kalıcı olduktan sonra söyleyeceğim. Şimdiye kadar verdiğim her sözü tuttum. Sezon sonunda da, Beşiktaş’ta tuttuğum sözleri konuşuruz sizinle.