Yapılan doğru transfer ve yönetimin icraatlarıyla sıkıntılı dönemden karlı çıkmayı başardıklarını ifade eden Güreli, 'Ancak bu bazı muhalif kişiler tarafından kötüye kullanılıyor. Borç miktarı sürekli 40-45 milyon dolar olarak gösteriliyor. Bizim borcumuz sadece 20 milyon dolar' diye konuştu.
'İki ezeli rakibimizle karşılaştırıldığında bu borcun ne kadar az olduğu daha açık görülecektir' diyen Güreli, sözlerini şöyle sürdürdü: Yönetim olarak gecemizi gündümüze katıp çalıştık. Ben sağlığımı ortaya koydum. Sırf bu yüzden sağlığım tehlikeye girdi. Ne yaptıysam Beşiktaş için yaptım.
Hatta işimi bile kaybettim. Beşiktaş'ın güvenlik ihalesini Prosef firması kazandı. Ben bu şirketin mali müşaviri olduğum için görevimden vazgeçtim. 150 bin dolar zararım oldu. Çünkü benim için Beşiktaş her şeyden önde gelir. Bu sadece benim için değil, tüm yönetim açısından geçerlidir.
Amacımız, 15 milyon dolar borçla aldığımız Beşiktaş'ı, yine 15 milyon dolar borçla devretmek. Para sıkıntısı olmayan tek kulüp Beşiktaş. Ayrıca vergisini ödeyen ender kulüplerden biriyiz. İstersek kasamızdan transfer yapabiliriz. Böyle bir kulübe yönetici olmak benim için büyük bir gurur.'