Spor yazarlarından Beşiktaş-Rizespor yorumu!

Beşiktaş yavaş yavaş toparlıyor. Dün gece mükemmel değillerdi ama iyi oynadılar. Üstelik müthiş fedakarlık ve müthiş bir coşku içerisindeydiler. Maça baktığımızda Rize birkaç defa geldi. İlkinde de golü buldular. 90+7'de de Beşiktaş'ı Allah korudu.

Kim ne derse desin Beşiktaş çok iyi bir kadroya sahip. Daha Burak gelecek. En az Fenerbahçe, Trabzonspor ve Galatasaray kadar şampiyonluk şansı var. Hakem Yaşar Kemal Uğurlu genelde objektif bir maç yönetmeye çalışsa da son dakikalarda N'Koudou'yu iki defa oyundan atması gerekirdi. İlkinde rakibin bileğine bastı, sarı kart ile geçiştirdi. Hemen ardından da Rizespor kalecisi Gökhan'ın aşiline bastı. Ama ne yazık ki sahada kaldı

Güven-Lens-Boyd üçlüsü dar alan becerisi olan forvetler değil. Boyd dün pres ve takımla yardımlaşma anlamında pas oyununda olumlu gözükürken yaratıcılık açısından yine yetersizdi. Lens kesinlikle kapanan savunmalara etkili olacak bir hücum oyuncusu değil. Güven de ensesinde stoperler ile oynarken etkili olamıyor. Dün akşam ilk yarıda Abdullah Avcı’nın istediği her şey gerçekleşti fakat skoru bulamadıktan sonra tüm bunlar anlamını yitiriyor.

Q7 Kartal adına büyük kayıptır. O’nu çok ararlar çookkkk! Lens’e güvenenler, Quaresma’nın alternatifi gibi görüşlerin, ilerleyen haftalarda yanıldıklarını hep birlikte göreceğiz. Daha oyunun başı gördüğü sarı karta bakın! Hadi onu geçtik, Lens’in adam eksilttiğini, cezalanı içine isabetli ortalar yaptığını gören var mı? Q7’nin adrese teslim ortalarını anımsayın. Efendim Lens’in ilk yarı iki şutu var, çerçeve yerine kaleciye nişanladı, protestolar da birlikte geldi! .Onun tek alternatifi N’Koudou’dur, görünen köy kılavuz istemez. Adam geçmeleri, ortaları müthiş...

Futbol böyle bir oyun işte, tek kale oynarsınız, üretir, üretir, atamazsınız! Kartal’ın puan kaybına iş kazası demek mümkün değil. Kapalı savunmaları usta çilingirler açar. Dememiz o ki, Kartal’ın iyi bir santrfor ve orta sahaya oyun kurucu alması şarttır, bizden söylemesi.Artı Avcı’nın ilk onbir tercihlerini de gözden geçirmesi gerekir!Uzatmalarda Rizezpor’un bir şutunun direkte patlaması Kartal adına büyük şanstır

Oğuzhan ve Boyd’un yerine Douglas ve N’Koudou ikilisinin kanatlara canlılık ve hız kazandırdığını gördük. Beşiktaş’ın oynadığı oyuna doğrularla bezenmiş bir gösteriye dönüştü. Caner’in asistiyle Vida’nın kafasından beraberliği sağlayan takım, taraftarının gönlünü okşayan müthiş bir baskı oluşturdu. Rizespor bu baskıya, savunmaya çekilip çok adamla direnerek karşılık verdi. Alan ve zamanı daraltarak oynamayı tercih ettiler. Beşiktaş kornerler dışında umduğu kadar duran top da kazanamadı. Yanı sıra Burak Yılmaz’ın yokluğunu bir kez daha acı çekerek yaşadılar.

Transferin bitimine iki gün kala Vincent Aboubakar için geciken bir hamle yaptı Beşiktaş. Ne olacağını bilmiyoruz. Bildiğimiz, Quaresma’yı göndermekteki aceleciliği ve ısrarı, bir santrfor getirmekte sergileyemediğidir.  Rizespor geçen yılın parlak performansını bu yıl İsmail Kartal’la devam ettirmek istediğini gösterdi. Maçı devamlılık ve kararlılıkla oynadılar. Ev sahibi Beşiktaş’ın baskısına her takım Rizespor gibi kolay kolay dayanamaz.

Beşiktaş’ın acilen Burak Yılmaz’a ihtiyacı var. Ayrıca da gole yakın bir kanat oyuncusuna. Beşiktaş’ın dün bu kadar baskı, bu kadar efora karşın Rizespor savunmasını açamamış olmasının tek nedeni öndeki 3 oyuncunun yaratıcılık anlamındaki yetersizliği. Skordan bağımsız olarak siyah-beyazlılar çok iyi bir maç çıkarttı. Bu maçın ardından söylenecek tek bir şey var: Yetiş ya Burak!

Beşiktaş'ta bir oyuncu gidiyor bir tane geliyor.. Karışık bir trafik var.. Bir hafta sahada olan oyuncu bir hafta sonra olmuyor.. Bir de yeni teknik adam yeni düzen, yeni sistem... Transferler de hep son günlere kaldığı için Avcı'nın sistemi oturana kadar puanlar uçup gidiyor...

Beşiktaş aslında iştahlı ve arzuluydu.. Ama bunu skora yansıtamadı.. Özellikle ilk yarıda oldukça tempoluydu Kartal.. Çaykur Rize, kontrataktan harika bir gol attı. Ancak ne kadar iyi niyetli olursanız olun, üretemez ve topu içeri sokamazsanız bir anlamı kalmıyor...

Beşiktaş maç boyu pozisyon üretmekte zorlandı. Bunda Rizespor'un disiplinli oyun planı etkili oldu ama Beşiktaş'ın orta sahası dökülüyor. Beşiktaş'ın Quaresma'yı göndermesi büyük hataydı. Bir de Burak Yılmaz'ın yokluğu eklenince forvet hattını olumsuz etkiliyor. Burak'ın dönüşü, Abdullah Avcı'nın ve Beşiktaş'ın birbirine alışması biraz zaman alacak.

Beşiktaş'ın 10 numarası Adem Ljajic büyük yetenek ama 90 dakika içinde bir var, bir yok! Quaresma'nın gittiği bu takımda Lens hala neden var, anlamak mümkün değil. Geçen haftaki başarılı Oğuzhan'dan eser yoktu ama Gökhan Gönül belki de sahanın en iyisiydi. Tabii Burak Yılmaz'ın yokluğunda Beşiktaş'ın forvetsiz oynadığını da unutmamak gerek. Daha önce de belirttim; Güven Yalçın'a Beşiktaş forması biraz büyük geliyor..

Beşiktaş maçı kazanmak için her şeyi yaptı; saha içinde futbolcular çok istekliydi; kenarda da Abdullah hoca hamle üzerine hamle yaptı. Tribünler de 90 dakika hiç susmadan Beşiktaş'ı destekledi. Hatta yeni transfer Rebocho da son dakikalarda oyuna girdi. Ama futbol şansı dün gece yanında değildi Beşiktaş'ın. Siyah-Beyazlılar, iyi oynadıkları maçtan 1 puanla ayrılarak zirve yarışında yara aldı. Beşiktaş için maçın ana fikri şu: Burak Yılmaz'sız olmuyor...

Maçın manşeti belli. Bol hareket, yok bereket. Beşiktaş, maçı 2-1 kaybedebilirdi. Son dakikalarda boş kaleye vurdu, top direkten döndü. Önce savunma sonra hücumu düşünen bir takım görüntüsü verdi. Beşiktaş'ta coşku var. İstek var ama bu telaşa da karışıyor. En önemlisi de, 3. bölgeye çabuk gitmek isteyen takımın santrfor eksikliği net göze çarpıyor