Rıdvan Dilmen'den Güneş'e övgü ve şampiyonluk sözü

Bu maçı oynamak hakikaten zor. Deplasmana rakibinizin 1 puan gerisinde gidiyorsunuz. Bir dezavataj da Talisca. Bir dezavantaj da rakip Bursaspor 16 gol yemiş son 3 maçta. Seyirci tarafından tepki var. Futbolcular bazı maçları kurtuluş maçı olarak görürler. Ben de yaşadım. Sigma'ya 7-1 mağlup olmuştuk. İmdadımıza Galatasaray maçı yetişti. Ama bir Anadolu takımını yenseniz böyle olmaz. Bursaspor'un avantajı buydu.

Aslında Bülent Yıldırım'ın yaptığı önemli hatalar vardı maçta. Ancak maçı yönetsin diye değil, idare etsin diye verildi. İdare etti yani. Bursaspor sert başladı. Beşiktaş'ın attığı golde pası atan oyuncuya sarı kartlık faul yapıyor. Cenk'in yaptığı faulden de başladı gol. Stres ve gerginlik bildiğimiz Beşiktaş'ın dışına itti takımı...

Şenol Hoca'nın 4-4-2'ye dönme kararı çok önemli. Yenilmeyeyim diyebilirdi. Bir hatası 1-0'dan sonra orta saha oyuncusunu geç aldı. Bursaspor'un tek şansı vardı, 0-0 giden oyunda öyle bir gol atacaksın ki daha çok direneceksin. Bunu da yakaladı ama atamadı.

Tansiyonu yüksek, oyun kalitesinin düşük, hakemin çok kötü olduğu maçta Beşiktaş liderlik koltuğuna oturdu. İpler arttık tamamen Beşiktaş'ın eline geçti.

Quaresma'nın bunu camiasına yapmaması lazım. İki kez kırmızı kartlık pozisyon yapıyor. Beşiktaş'ın golünden önce Cenk'in pozisyonu da normal bir mücadele gibi gelmedi. Kötü maç oldu ama Beşiktaş istediğini aldı.

(Atiba'nın yerine Cenk'in girişi) 4-4-2'ye döndükten sonra Bursaspor paslarla geldi. Ama ben böyle antrenörlere bayılıyorum. Bir karar veriyorsun sonuçta. Daha 60'lardı. 'Boşver' dedi. Ciddi bir karar aldı. Tecrübelerine rağmen Gökhan, Adriano çok gerilmiş durumdalar. Ben Oğuzhan ile Tolgay'ı beğendim. Marcelo cepheden gelen toplarda muazzam.