Akşam Gazetesi yazarı Ali Ece, Trabzonspor maçının ardından değerlendirmelerde bulundu.

İşte o yorumlar;

Başta Galatasaray maçında olmak üzere Ersun Yanal göreve geldiğinden beri Trabzonspor’un en etkileyici özelliği hücum presiydi. Son 1 hafta boyunca Slaven Biliç ve kurmayları buna karşı hangi stratejiyi uygulamaları gerektiği üzerine kafa patlattılar. Serdar ve Necip’in cezalı olmasından dolayı ortaya çıkan ilk 11’deki yabancı kontenjanı sorunu, Trabzon deplasmanı galibiyet reçetesini karmaşıklaştı. Son tahlilde belirleyici olan ise Demba Ba’nın son zamanlardaki form grafiği oldu. Demba Ba son 1 ayda ilk 11’de başladığı maçların çoğunda sezonun ilk bölümündeki kadar tam verimli 90 dakikalar oynayamıyordu. O yüzden Biliç, son 30 dakika için halen ligin en etkili golcüsü klasında olan Ba’yı ilk 11’de sahaya sürmedi. Eldeki yabancı-yerli kontenjanını oyunun şartları ve gidişatına göre olabilecek en verimli ve optimum şekilde kullanarak çok değerli bir 3 puanın alınmasında belirleyici oldu.

Trabzon hücum presi, Galatasaray maçına nazaran çok etkisiz oldu. Bunu sağlayan baş etken Atiba-Tolgay-Sosa üçgeniydi. Köşeleri, efektif pas tekniği, sakin ama dinamik oyun görüşü ve tempo kontolü olan bu üçgen Trabzon’un ön alan presini etkisizleştirdiği ölçüde Beşiktaş’ın savunmadan hücuma geçişlerini maksimum verim düzeyine taşıdı. Trabzonspor ilk isabetli şutunu 88. dakikada atabildi. Buna karşın Beşiktaş 7’si isabetli 17 şut atmayı başardı. Bu maç öncesinde iç sahada oynadığı 14 maçta 10 galibiyet 3 beraberlik almayı başaran bordo-mavililere karşı bu 2-0’lık galibiyet ve net oyun üstünlüğü önemli bir başarı. En çok da bir ara gerçekten teknik-taktik tercihlerinde düşüş yaşayan Biliç’in dün geceye özgü bir başarısı.

Biliç dün gece Ersun Yanal’a karşı adeta futbol topuyla satranç oynadı. Ba ilk 11’de başlayıp geçen haftalardaki gibi erkenden yorulup beklentilerin ve 1 ay önceki Ba kalite farkının altında kalabilirdi. Simeone geçen sezon Şampiyonlar Ligi finalinde fizik kondisyon durumu tıpkı son 1 ayki Ba misali % 100 olmayan Diego Costa’yı özel doktora kanıp ilk 11’de sahaya sürmüş ve en çok ihtiyacı olduğu dakikalarda gol makinesini çok aramıştı.

Biliç ise 2014-15 model Beşiktaş’ın gol makinesini en doğru zaman ve oyun planında sahaya sürdü. Oyuna dahil ettiğiniz oyuncu 1 dakika sonra galibiyet golünü atıyorsa o değişiklik tam isabettir.

Şampiyonluk yarışınının sonucunu ilk 11’ler kadar ilk 14’ler ve oyuna sonradan giren oyuncuların katkıları da belirleyecek. Dünkü A planı da B planı da yabancı kontenjanı konjonktüründe ilk 11 de sonradan oyuna dahil edilenler de dahil edildikleri dakikalar da tam isabetti.

Sakatlanan Sivok’un devam etmek istemesi değerli ancak bir dahaki maça Sivok’un sağlam dönüp dönmemesi daha önemli.

Trabzon gereğinden fazla transfer yapmanın sıkıntısını yaşıyor. Erkan Zengin transfer döneminde yaşattığı büyük tartışmalara göre yeterince büyük oynamıyor. Cüneyt Çakır da özellikle son 20 dakikada Erkan kadar kötü performans sergiledi. Beşiktaş son 20’de çok kaçırdı, önümüzdeki maçlarda bu tip işi daha önce bitirecek pozisyonlarda son vuruşu yapanlar daha dikkatli olmalı. Ancak hakemler de oyuncular kadar dikkatli olmalı, en ufak tartışmaya dahi sebep olmamalı. Cüneyt Çakır gerçekten de Dünya Kupası’nda çok iyi performans sergiledi. Ancak Letchkov da Dünya Kupası’nda çok iyi performans sergileyip Türkiye’ye geldiğinde dökülmüştü. Futbolcular, teknik direktörler kadar hakemler de son düzlükte ekstra dikkatli ve formda olmak zorundalar!